Tayyip Erdoğan’ı dinlediler
Siyaset, 14 Eylul 2018 00:40Başkan Karaosmanoğlu, AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’na katıldı. Cumhurbaşkanı ve Genel Başkan Recep Tayyip Erdoğan burada yaptığı konuşmada, “Türkiye’nin yaşadığı bu süreç ve hadiseler, dünyada artık hiçbir ülkenin siyasi ve ekonomik güvenliğinin kalmadığının ifadesidir” dedi.
.gif)
“İŞ EKONOMİ SINIRLARINI AŞTI VE TÜRKİYE’NİN TOPYEKÛN CEZALANDIRILMASI BOYUTUNA ULAŞTI”
Konuşmasının başında Amerikan yönetiminin Türkiye’yle ilgili ardı ardına açıkladığı olumsuz kararlar bahane edilerek Türk ekonomisini hedef alan alçak bir saldırı başlatıldığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Döviz kuru, gece yarısı operasyonlarıyla, ne ekonomik gerekçelerle ne de mantıklı bir başka sebeple izah edilemeyecek şekilde yükseltildi. Açık konuşmak gerekirse, yılbaşında 3,8 olan, Nisan başında yaklaşık 4 olan, Mayıs başında 4,12 olan, Haziran’da seçimlerin ertesi günü 4,6’yı bulan döviz kurunun yükselişini buraya kadar anlayabilirdik. Seçim öncesinin belirsizlikleri sebebiyle, böyle bir kıpırdanma olabilir diye baktık. Buna karşılık, daha sonraki gelişmeleri aynı hüsnü niyetle değerlendiremiyoruz” diye ekledi.
“Temmuz ayı boyunca da aynı seviyelerde seyreden dövizin Ağustos’ta bir anda 7 lira seviyesine kadar yükselmesi, başlı başına bir ekonomik suikast girişiminin delilidir” değerlendirmesinde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ağustos ayında bu ülkede ne siyasi istikrarsızlık yaşandı ne harp oldu ne afete maruz kalındı ne başka herhangi bir fevkaladelik görüldü. Amerikan yönetiminin, ülkemizin egemenlik haklarına açıkça saygısızlık olan taleplerine cevap vermedik diye böyle bir sonucun ortaya çıkması, meselenin tamamen siyasi olduğuna işaret ediyor. Türkiye’nin yaşadığı bu hadise, dünyada artık hiçbir ülkenin siyasi ve ekonomik güvenliğinin kalmadığının ifadesidir. Nitekim bu konuda, Avrupa Birliği, Çin, Rusya, Hindistan başta olmak üzere, dünyanın pek çok yerinden ciddi rahatsızlık işaretleri gelmeye başladı. Tabii ülkemize yönelik saldırı, diğerlerinden çok daha sinsi, çok daha can yakıcı, çok daha kasıtlı bir şekilde gerçekleşti. İş ekonomi sınırlarını aştı ve Türkiye’nin topyekûn cezalandırılması boyutuna ulaştı” şeklinde konuştu.
“KAMUDA TASARRUFA YÖNELİK ÇOK ÖNEMLİ ADIMLAR ATTIK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının devamında Resmî gazetede yayımlanan 85 numaralı Cumhurbaşkanlığı Kararıyla ilgili olarak şu açıklamalarda bulundu: “Bu kararla, menkul ve gayrimenkul alım, satım, kiralama, hizmet ve eser sözleşmesi gibi tüm işlemlerde ödeme yükümlülüklerinin kendi paramız ile yapılmasını zorunlu hale getirdik. Böylece, uzun süredir şikâyet konusu olan dövizle kira ödemesi sorununu ortadan kaldırdık. Kamuda tasarrufa yönelik çok önemli adımlar da attık. Cari harcamalardan yatırımlara kadar her alanda, kamu mali dengesine katkı sağlayacak tedbirler aldık. Kamu araçlarını, hem nitelik hem kullanım bakımından sınırlandırdık. Kiralık binalarda faaliyet gösteren devlet kurumlarının, kamuya ait yerlere geçmelerini sağlıyoruz. Personel alımını da, emekli olan personel sayısına yakın bir seviyeye çekiyoruz. Yatırımları da güncellemeye aldık.”
“ÖZEL SEKTÖRÜMÜZ, ÜRETİMDEN VE YATIRIMDAN ASLA VAZGEÇMEMELİDİR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü: “Ülkemizin bu süreci süratle geride bırakması için, kamunun çabaları yanında, özel sektörümüzün ve milletimizin desteğine de ihtiyacımız var. Her şeyden önce, ihracat ve ithalatla uğraşmayan hiç kimsenin dövizle işi olmamalıdır. Tüm tasarrufların dövizden Türk Lirasına ve kendi paramızla değer biçilen finans araçlarına yönlendirilmesi gerekiyor. Yastık altı diye tabir edilen, sistem dışı tasarrufların, süratle bankalar, faizsiz finans kuruluşları ve diğer yollarla ekonomiye kazandırılmasını bekliyoruz. Özel sektörümüz, üretimden ve yatırımdan asla vazgeçmemelidir. Hatta ihracata dönük üretim ve yatırım için tam zamanıdır. Türkiye’yi döviz kuru üzerinden vurmak isteyenlere cevabımızı, kurun geldiği seviyesinin avantajlarını ihracatımıza ve bununla bağlantılı olarak üretime, istihdama yansıtarak vermeliyiz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tabii birileri, fırsattan istifadeyle milletimizin kafasını bulandırmak, moralini bozmak için, bir sürü yalan yanlış haberi ortalığa yayıyor. Okul kitaplarının basılamadığından sağlık ve ilaç hizmetlerinin aksayacağına kadar pek çok dedikodu üretiliyor. Hâlbuki ne okul kitaplarında ne sağlıkta ne ilaçta ne de diğer hizmetlerde herhangi bir sıkıntı yoktur. Devleti, bu tür manipülasyonlarla köşeye sıkıştırarak haksız kazanç elde etmek isteyen simsarlara asla meydanı bırakmayacağız” dedi.
“TÜRKİYE ÇOK YAKINDA BU DALGAYI AŞACAKTIR”
“Bu dönemler, bize karşı karınlarındaki hayâsızlığı dökenleri tespit etme yanında, halisane bir şekilde yanımızda olanları da görme imkânı bulduğumuz dönemlerdir” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu dönemler, fırsatçılık yapıp kendi ülkesine ve milletine ihanet edenler yanında, imkânları sonuna kadar zorlayıp üretime, yatırıma, istihdama devam edenleri de tespit ettiğimiz dönemlerdir. Bu dönemler, ülkenin ve milletin âli çıkarlarını, şahsi siyasi ve ekonomik çıkarlarının üzerinde tutanların, diğerlerinden ayrıştığı günlerdir. Türkiye, çok yakında bu dalgayı aşacaktır, ama fırsatçılık yapanları da, fedakârlık yapanları da unutmayacaktır” şeklinde konuştu.
“İŞ EKONOMİ SINIRLARINI AŞTI VE TÜRKİYE’NİN TOPYEKÛN CEZALANDIRILMASI BOYUTUNA ULAŞTI”
Konuşmasının başında Amerikan yönetiminin Türkiye’yle ilgili ardı ardına açıkladığı olumsuz kararlar bahane edilerek Türk ekonomisini hedef alan alçak bir saldırı başlatıldığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Döviz kuru, gece yarısı operasyonlarıyla, ne ekonomik gerekçelerle ne de mantıklı bir başka sebeple izah edilemeyecek şekilde yükseltildi. Açık konuşmak gerekirse, yılbaşında 3,8 olan, Nisan başında yaklaşık 4 olan, Mayıs başında 4,12 olan, Haziran’da seçimlerin ertesi günü 4,6’yı bulan döviz kurunun yükselişini buraya kadar anlayabilirdik. Seçim öncesinin belirsizlikleri sebebiyle, böyle bir kıpırdanma olabilir diye baktık. Buna karşılık, daha sonraki gelişmeleri aynı hüsnü niyetle değerlendiremiyoruz” diye ekledi.
“Temmuz ayı boyunca da aynı seviyelerde seyreden dövizin Ağustos’ta bir anda 7 lira seviyesine kadar yükselmesi, başlı başına bir ekonomik suikast girişiminin delilidir” değerlendirmesinde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ağustos ayında bu ülkede ne siyasi istikrarsızlık yaşandı ne harp oldu ne afete maruz kalındı ne başka herhangi bir fevkaladelik görüldü. Amerikan yönetiminin, ülkemizin egemenlik haklarına açıkça saygısızlık olan taleplerine cevap vermedik diye böyle bir sonucun ortaya çıkması, meselenin tamamen siyasi olduğuna işaret ediyor. Türkiye’nin yaşadığı bu hadise, dünyada artık hiçbir ülkenin siyasi ve ekonomik güvenliğinin kalmadığının ifadesidir. Nitekim bu konuda, Avrupa Birliği, Çin, Rusya, Hindistan başta olmak üzere, dünyanın pek çok yerinden ciddi rahatsızlık işaretleri gelmeye başladı. Tabii ülkemize yönelik saldırı, diğerlerinden çok daha sinsi, çok daha can yakıcı, çok daha kasıtlı bir şekilde gerçekleşti. İş ekonomi sınırlarını aştı ve Türkiye’nin topyekûn cezalandırılması boyutuna ulaştı” şeklinde konuştu.
“KAMUDA TASARRUFA YÖNELİK ÇOK ÖNEMLİ ADIMLAR ATTIK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının devamında Resmî gazetede yayımlanan 85 numaralı Cumhurbaşkanlığı Kararıyla ilgili olarak şu açıklamalarda bulundu: “Bu kararla, menkul ve gayrimenkul alım, satım, kiralama, hizmet ve eser sözleşmesi gibi tüm işlemlerde ödeme yükümlülüklerinin kendi paramız ile yapılmasını zorunlu hale getirdik. Böylece, uzun süredir şikâyet konusu olan dövizle kira ödemesi sorununu ortadan kaldırdık. Kamuda tasarrufa yönelik çok önemli adımlar da attık. Cari harcamalardan yatırımlara kadar her alanda, kamu mali dengesine katkı sağlayacak tedbirler aldık. Kamu araçlarını, hem nitelik hem kullanım bakımından sınırlandırdık. Kiralık binalarda faaliyet gösteren devlet kurumlarının, kamuya ait yerlere geçmelerini sağlıyoruz. Personel alımını da, emekli olan personel sayısına yakın bir seviyeye çekiyoruz. Yatırımları da güncellemeye aldık.”
“ÖZEL SEKTÖRÜMÜZ, ÜRETİMDEN VE YATIRIMDAN ASLA VAZGEÇMEMELİDİR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü: “Ülkemizin bu süreci süratle geride bırakması için, kamunun çabaları yanında, özel sektörümüzün ve milletimizin desteğine de ihtiyacımız var. Her şeyden önce, ihracat ve ithalatla uğraşmayan hiç kimsenin dövizle işi olmamalıdır. Tüm tasarrufların dövizden Türk Lirasına ve kendi paramızla değer biçilen finans araçlarına yönlendirilmesi gerekiyor. Yastık altı diye tabir edilen, sistem dışı tasarrufların, süratle bankalar, faizsiz finans kuruluşları ve diğer yollarla ekonomiye kazandırılmasını bekliyoruz. Özel sektörümüz, üretimden ve yatırımdan asla vazgeçmemelidir. Hatta ihracata dönük üretim ve yatırım için tam zamanıdır. Türkiye’yi döviz kuru üzerinden vurmak isteyenlere cevabımızı, kurun geldiği seviyesinin avantajlarını ihracatımıza ve bununla bağlantılı olarak üretime, istihdama yansıtarak vermeliyiz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tabii birileri, fırsattan istifadeyle milletimizin kafasını bulandırmak, moralini bozmak için, bir sürü yalan yanlış haberi ortalığa yayıyor. Okul kitaplarının basılamadığından sağlık ve ilaç hizmetlerinin aksayacağına kadar pek çok dedikodu üretiliyor. Hâlbuki ne okul kitaplarında ne sağlıkta ne ilaçta ne de diğer hizmetlerde herhangi bir sıkıntı yoktur. Devleti, bu tür manipülasyonlarla köşeye sıkıştırarak haksız kazanç elde etmek isteyen simsarlara asla meydanı bırakmayacağız” dedi.
“TÜRKİYE ÇOK YAKINDA BU DALGAYI AŞACAKTIR”
“Bu dönemler, bize karşı karınlarındaki hayâsızlığı dökenleri tespit etme yanında, halisane bir şekilde yanımızda olanları da görme imkânı bulduğumuz dönemlerdir” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu dönemler, fırsatçılık yapıp kendi ülkesine ve milletine ihanet edenler yanında, imkânları sonuna kadar zorlayıp üretime, yatırıma, istihdama devam edenleri de tespit ettiğimiz dönemlerdir. Bu dönemler, ülkenin ve milletin âli çıkarlarını, şahsi siyasi ve ekonomik çıkarlarının üzerinde tutanların, diğerlerinden ayrıştığı günlerdir. Türkiye, çok yakında bu dalgayı aşacaktır, ama fırsatçılık yapanları da, fedakârlık yapanları da unutmayacaktır” şeklinde konuştu.
Siyaset, 14 Eylul 2018 00:40
Yorumlar (0)
Kalan karakter : 450
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!

Kirletip kirletip temizleme töreni yapmak anlamsız

10-0’lık skorla 3.kupa da Gölcük'te

KOTO’dan aşı programına tam destek

PTT’nin fatura ödemelerinde aldığı ek ücretleri sordu!

Maskesiz hayat ne zaman başlayacak?

İşte ittifakların son oy durumları

Ali Babacan pişmanlığını anlattı

İzmit Çarşısı ürünleri 41 Burda AVM'de

İYİ Parti Akmeşe'de önce esnafı gezdi sonra mahalle temsilciliği açtı

AK Partili vekiller sahaya indi

Dilovası Belediyesi ile kazandılar

Derince’de randevu alınmadan korona aşısı yapılacak

Muhtarlar, A Takımı’nı ‘112 Acil’e benzetti

İyi Parti Derince’den Yeniden Refah standına ziyaret

Sporda marka bir kent haline geleceğiz

Hürriyet, Göçmen Dernekleri ile buluştu

Bu yasak bir an evvel kalksın

Ellibeş’in esnaf ziyaretlerinde sıcak ve samimi görüntüler

Bu haftaya dikkat! Meteorolojiden alarm verildi

Muharrem İnce adayım dedi

Kendini AVM'nin 2. katından atan genç kız öldü

Yönetim kurulu üyesinden başkana şok suçlama!

Gülümse Kafe'nin kapıları mutluluğa açılacak

Kocaeli Spor Şöleni başladı

Başkan Hürriyet, Saffet Sancaklı’yı da unutmadı

Gölcük’te o sınava katılan gençlerden 71’i kazandı

Bu yıl hac olacak mı?

Cemil Yaman’dan Muş ve Bursa’da yoğun çalışma

Aşılamada ay sonunda sıra 20 yaşa gelecek

Vali Yavuz, Dilovası OSB’de üretim ve iş gücünü yerinde inceledi

DEVA Partisi'nin o başkanı istifa etti

Daha güzel bir Derince’yi beraber inşa edeceğiz

Kurumlar vergisi düşürülüyor

Kirlettiğimiz denizleri çocuklarımıza temizlettirmemeliyiz

İnsanlarımız adeta patlama noktasına gelmiştir

Tarihi Kentler Birliği’nden İzmit’i gururlandıran ödül!

Başiskele Çocuk Kütüphanesi’nde sona gelindi

Kandıra Belediyesi’nde yaz yoğunluğu

Büyükakın, İzmit sokaklarında vatandaşlarla buluştu
