Warning: getimagesize(resimler/icerikler/span-style-font-size-9pt-font-family-verdana-sans-serif-mso-bidi-font-size-11-0pt-mso-fareast-font-family-calibri-mso-fareast-theme-font-minor-latin-mso-bidi-font-family-arial-mso-bidi-theme-font-minor-bidi-mso-ansi-language-tr-mso-fareast-language-en-us-): failed to open stream: No such file or directory in /home/haber100/domains/haber100.com/public_html/ydh/detay.php on line 18
<SPAN style="FONT-SIZE: 9pt; FONT-FAMILY: 'Verdana','sans-serif'; mso-bidi-font-size: 11.0pt; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: Arial; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-ansi-language: TR; mso-f

Warning: getimagesize(resimler/reklam/dasfa.jpg): failed to open stream: No such file or directory in /home/haber100/domains/haber100.com/public_html/ydh/reklam.php on line 16

banner1


  • Kategori: ANALİZLER
  • 01 Ocak 1970
  • By YDH
  • 14740 görüntülenme
  • img
    YDH

    YDH- Arap Körfezi Enerji ve Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkanı İyd b. Mesud el-Cehni, el-Hayat gazetesi için kaleme aldığı yazısında Rusya’nın Gürcistan müdahalesi sonrasında başladığı öne sürülen yeni Soğuk Savaş döneminde Arap ülkelerinin yerini tartışıyor.

    YDH- Arap Körfezi Enerji ve Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkanı İyd b. Mesud el-Cehni, el-Hayat gazetesi için kaleme aldığı yazısında Rusya’nın Gürcistan müdahalesi sonrasında başladığı öne sürülen yeni Soğuk Savaş döneminde Arap ülkelerinin yerini tartışıyor.

     

    Rusya geçtiğimiz asrın sonlarında eski bir istihbaratçı olan Putin'in iş başına geçmesi ile sivrilmeye başladı.

     

    Putin ülkesinin büyük yaralarını sarmayı başarabildi ve bunu başarabilmesini sağlayan en önemli etken petrol fiyatların yükselmesi idi.

     

    Putin ülkesinin ellerinde tutup ayağa kaldırmaya başladığı bu döneme Amerikan imparatorluğunu çökerten Afganistan bataklığına saplanması eşlik etti. Aynı şekilde bunu Rusya'nın sevinçten zil takıp oynamasına neden olan Amerika'nın derin Irak bataklığına saplanması takip etti.

     

    Amerika'nın yediği bu sert darbelerin Putin'in ülkesini içten güçlendirmesinde ve dış ilişkilerinin geliştirmesinde ona yardımcı olduğuna şüphe yoktur. Amerika bu badireleri yaşarken Putin boş durmadı ve ülkesi için yeni bir tarih yazdı.

     

    Putin ülkesinin “yeni bir güç” olduğuna kanaat getirmeden başkanlık koltuğunu arkadaşı Medvedev'e bırakmadı. Putin başkanlık koltuğunu bıraktığında Amerika Afganistan ve Irak bataklığına girmiş, Kuzey Kore ve İran konusunda tırmalar vaziyette idi ve Ortadoğu'ya barış getirme vaatleri başarısızlıkla sonuçlanmıştı.

     

    Amerikan siyasetindeki bu yırtılmalar ve Amerika'nın art arda yediği darbeler Putin ve Medvedev'e kendilerini yeni bir güç olarak ilan etme fırsatı vermişti. Bu ilan ile yıllardır küllenmiş Soğuk Savaş ateşi yeniden yakılmış oldu.

     

    Bu ateş Amerika'nın Polonya ile Rusya'yı kuşatmak amacıyla, füze yerleştirme anlaşması yapması ile iyice alevlendi. Çünkü Amerika'nın bu hareketi Polonya ile Rusya arasında Beyaz Rusya hariç bir mesafe bulunmaması nedeniyle Rusya için çok büyük bir güvenlik sorunu olarak algılandı.

     

    Gürcistan meselesi Rusya ve Amerika arasında yaklaşan savaşın bir sonucu idi. Zira Gürcistan'ın son hareketleri Amerika'nın telkinleri ile oluyordu ve Gürcistan başkanı NATO'ya girmek için uğraşmaktaydı.

     

    Rusya siyasi arenada büyük güç olma arzusunu teyit etti ve bölgede Amerika'ya karşı yaptığı açıklamaların laftan ibaret olmadığını göstermek istedi.

     

    28 Ağustos'ta Güney Osetya ve Abhazya'yı resmen tanıdıktan sonra, Rusya'nın gücünü göstermek amacıyla kıtalar arası stratejik Tubul füzelerini denediklerini ve hiçbir ülkenin hava savunmasının bunları durduramayacağını açıkladı.

     

    Rusya Stratejik Füze Kuvvetleri Komutanı General Nikolay Solovtsov, bu ayın on beşinde yaptığı açıklamada Strateji Merkezi'nin bu ay bitmeden dört füze denemesi daha yapma niyetinde olduğunu söyledi.

     

    Rusya'nın Amerika ve Çek Cumhuriyeti arasındaki, Çek Cumhuriyeti'nin de doğruladığı, füze yerleştirme üzerine yapılan anlaşmaya sert şekilde tepki göstermesi Rusya'nın kendine güvenini gösteriyor. Bu Rusya'nın yeni bir Soğuk Savaş’tan çok daha tehlikeli durumlara hazırlıklı olduğunu gösteriyor.

     

    Rusya-Gürcistan meselesi patlak verip de Rusya Gürcistan'a girince Amerika'nın BM Temsilcisi Ebu Zeyd oturduğu yerden Rusya'yı eleştiriyordu. Orada ülkesinin sınırsız olarak Gürcistan'ı desteklediğini ve Gürcistan'ın NATO'ya gireceğine kesinlikle inandığını söylüyordu.

     

    Rusya'ya Amerika ve Avrupa Birliği tarafından yöneltilen bu sert eleştiriler BM vesikasına dayanıyordu. Fakat Amerika ve İngiltere Afganistan ve Irak'ı işgal ederek zaten bu vesikayı çoktan ayaklar altına almıştı.

     

    Rus ayısı derin uykusunda yaralı Amerika'yı yere sermek için uyanmış bulunuyor. Rus Lider Medvedev güçlü bir sesle Rusya'nın yeni bir Soğuk Savaş’tan korkmadığını ilan etti. Rusya Devlet Başkanı Dimitri Medvedev, Valday Klub'le 12 Eylül Cuma günü gerçekleştirdiği ve birçok akademisyen ve gazetecinin katıldığı toplantıda NATO'ya çatarak NATO'nun Gürcistan ve Ukrayna’yı içerisine alan genişleme planını eleştirdi ve Rusya ile yeni bir savaş çıkması halinde BM onları muhafaza etmeyecektir diye konuştu.

     

    Bu yeni Soğuk Savaş işaretleri Ağustos'ta başlayacak olan Rusya –Venezüella tatbikatlarını da beraberinde getirecek. Çavez Rus füzelerinin ülkesine konmasını memnuniyetle karşıladı. Çavez bununla da kalmayarak 12 Eylül cuma günü ülkesindeki Amerika Büyükelçisinden ülkeyi terk etmesini istedi ve Amerika'nın Bolivya'ya askeri müdahalede bulunması halinde ülkesinin Amerika'ya petrol naklini durduracağını söyleyerek tehdit etti.

     

    Elçiler bu iki ülkeden kovulmuşken Amerika'nın geleneksel müttefiki olan Arjantin, Bush yönetimini hedef alan açıklamalar yaptı. Arjantin Bush yönetimini Miami meselesini Arjantin Devlet Başkanı Christina Fernandez'in başkanlık koltuğunu sarsmak için kullanmakla itham eti.

     

    Daha sonra Honduras da Amerikan siyasetine muhalif ülkeler kafilesine katıldı. Honduras Devlet Başkanı Manuel Zelaya ülkesindeki yeni Amerikan elçisinin evraklarını onaylamayı reddetti. Elbette bütün bu süratli gelişmelerin dolaylı ya da dolaysız olarak Rus öğretmenin yol göstermesinden kaynaklandığını söylemek zor değil.

     

    Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın geçtiğimiz 12 Ağustos'ta gerçekleştirdiği Rusya ziyaretinin ardından, Ortadoğu'da Rusya ve Suriye ilişkilerinin de doğal mecrasına döndüğünü söyleyebiliriz.

     

    Bu ziyaretin ardından Suriye, Rus donanmasını kabul etmeye hazır beklemesi için Tartus limanının onarılmasını kabul etti. Aynı şekilde Rusya, İran’ın maruz kaldığı Amerikan tehlikesine karşı onun arkasında olduğunun altını çizdi ve Amerika ve Avrupa'ya karşı cesaretini artırdı. Amerikan hattında bütün bunlara nasıl cevap verileceğine dair ihtilaflar vardı. AB dönem başkanı Sarkozy Rusya ile arabuluculuğa çağırıldı. Bu arada dünyada ve Avrupa'da Amerika'nın yaptığı gibi yeni bir düzenleme stratejisi benimseyen Rusya'ya Çin ve diğer Orta Asya ülkelerinin içinde bulunduğu Şanghay İş Birliği Örgütü'nden tam destek geldi.

     

    Rusya bu yeni dönemde Amerika'nın içerisinde bulunduğu kötü şartlardan istifade etti. Bunun içerisinde son sekiz yıldır Latin Amerika ülkelerinden Amerikan siyasetine yöneltilen şiddetli muhalefet sayılabilir.

     

    Aynı şekilde Amerikan siyasetinin Ortadoğu, Asya ve Afrika'da şiddetli muhalefetle karşılanmasını sayabiliriz. Amerika bu bölgelerde askeri güce dayalı sindirme politikaları izledi. Bu sırada sürekli onunla birlikte olan ve ona destek veren müttefikleri bile Amerika’nın bu siyasetinin kendilerine ve dünyaya ağır geldiğini söylemeye başladılar ve bu yırtıcı siyaset karşısında dünyadaki muhaliflerin ne yaptığını söylemeye başladılar.

     

    Arap yönetimlerinin bazılar kapitalist yönetim benimserken bazıları eski askeri sosyalist rejimde kaldılar. Zamanla dünya siyaseti güç merkezli bir şekil alıp barış politikaları terk edildi. Tarihsel süreç şunu gösterdi ki; Amerika 11 Eylül sonrası toplumsal huzurun bozulmasının ardından önleyici savaş adı altında güç kullanarak Afganistan ve Irak'ı işgal etti. Bu, dünyadaki güç dengelerini bozulması demekti. Yani bu durumda yeni başlayacak olan dönem Soğuk Savaş değil “Denge dönemi” olacaktı.

     

    İki kutuptan da anlaşılan o ki, denge ancak dengeyi koruyan güçlerle mümkün. Bunun dışında zayıf olanların güçlü olanla anlaşmaktan başka çaresi yok. Arapların Rusya'dan tabii şartların büyük güç üretmediğini, etkili yönetimlerin bunu yaptığını öğrenmeleri gerekir.

     

    Rusya yakın gelecekte Amerika'dan teveccüh görecek, fakat Rusya dünyada Amerika'nın karşısına oturacak ve onunla güreşe tutuşacak bir güç olmaya kesin bir şekilde karar vermiş durumda. Birçok Arap ülkesinin, Amerika'yı ülkeleri işgal eden gözü dönmüş bir ülke olarak görürken, Rusya'nın Amerika'yı dengeleyen büyük güç olarak yükselişinin sevinçle izlediğini kestirmek güç değil.

     

    Rusya'nın Amerika'nın genişleme siyasetini dengeleyecek bir güç olacağını söylemek mümkün iken bunun Arapları daha güçlü yapacağını söylemek doğru olmaz. Eğer altmışlardaki ve yetmişlerdeki siyasi çizgilerine dönerlerse bu onları güçlendirmez, zaafa uğratır.

     

    Arapların güvenliği Rusya'nın yeni bir güç olarak ortaya çıkmasında değildir. Onların güçlü olması birlik olmalarına ve kendi başlarına bir güç olma isteklerine bağlıdır. Arapların bu zaaf hali artık yeter.

     

    Küllenmiş Soğuk Savaş’ın yeniden başlamasını ve Çin ve Hindistan'ın siyasi arenaya etkin birer unsur olarak girmesini beklemek onlar için bir utançtır. Bu bölünmüşlüğü bırakalım, yolumuza devam edelim. Unutmayalım biz bir zamanlar dünyaya hükmediyorduk.

     

    Çeviren: Emrah Kekilli

    http://www.alhayat.com/opinion/09-2008/Article-20080919-7b1cbaa5-c0a8-10ed-01ec-19d7499931e7/story.html

    

    Makaleler

    Güncel

    Hava Durumu