Âyet Kavramı Ve Nesli Tükenen Canlılar

Vahiy mesajdır. Son vahiy olan Kuran kendisi bizatihi mesajdır. Ayetleri doğrudan mesajdır. 15 milyon canlı türünün her biri bir ayettir ve mesajdır ve Allah bu mesajları eksiksiz okumamızı, anlamamızı yaşamamızı ve diğer insanlara iletmemizi ister.

Âyet Kavramı Ve Nesli Tükenen Canlılar

Vahiy mesajdır. Son vahiy olan Kuran kendisi bizatihi mesajdır. Ayetleri doğrudan mesajdır. 15 milyon canlı türünün her biri bir ayettir ve mesajdır ve Allah bu mesajları eksiksiz okumamızı, anlamamızı yaşamamızı ve diğer insanlara iletmemizi ister.

Kur'an'i Hayat Dergisi

AYET NEDİR?

Kur’an’ın her bir cümlesine verilen ad; Kur’an’da 6236 ayet vardır.

Sözlükteki asıl anlamı “bir şeyin ve bir amacın mevcudiyetini gösteren alamettir.” Buna bağlı olarak “açık alâmet, delil, ibret, işaret” gibi anlamlarda da kullanılmıştır. Kur’an’da tekil ve çoğul şeklinde 382 defa geçen ayet kelimesi terim olarak çeşitli anlamlar ifade etmektedir.

Kuran yaratılan her şeye ayet der. Ayet kavramının ortak paydası; işarettir, belgedir, delildir, Allah’ın varlığının, birliğinin belgesi ve delilidir.

Ayet deyince herkesin aklına ilk önce “Kur’an Cümleciği” gelir. Hâlbuki kelime olarak ayet, bir şeyi gösteren ve işaret eden delildir.

Bizim literatürümüzde ise bu işaret ve deliller; Allah’ın varlığını birliğini kudretini gösteren her türlü işarettir. Ayetin sahibi Allah’tır. Bu anlamda ayet; sahibini işaret eden delile denir.

KURAN BİZE 4 TÜR KİTAP VE 4 TÜR AYET SUNAR:

  1. Tenzili kitap: İlk insandan Hz Muhammed’e kadar indirilen, öğretilen vahyedilen okunan bütün kitaplar tenzili kitaptır. Bu kitabın ayetlerinde tenzili ayet denir. Kur’an tenzili kitap olan bütün vahiylerin toplamıdır.
  2. Tekvini kitap: Yaratılmış kitap. Allah’ın kâinata yazdığı kanunlar anlamında “kâinat kanunları kitabı”dır. Yaratılanların her biri o kitabın bir ayetidir. Yasin suresindeki; ölü toprak, gece, güneş ve dolu gemide onların neslini taşıyan suyun kaldırma kuvveti vb. bir ayettir. Yani bütün kâinat bir kitaptır. Kâinat kitabının çevre faktörleri olan; oksijen, karbon, atmosfer, ozon tabakası, güneş ışınları, deniz, göl, orman, ağaçlar vb. bir ayettir.
  3. İnsan bağımsız bir kitaptır. İnsanın sayısız özelliklerinin her biri bir ayettir.
  4. Olaylar kitabı: Dünyamızdaki ve evrendeki sınırsız olayların her biri bir ayettir

İNSANIN DIŞINDAKİLER DE, İÇİNDEKİLER DE AYET…

İnsanın dışındaki kâinata ait her bir varlık, birer ayettir:

“Vakti geldikçe insana, kâinatın uçsuz bucaksız ufuklarında ve bizzat kendi iç dünyasında ayetlerimizi göstereceğiz. Ta ki bu vahyin tartışmasız bir gerçek olduğu herkes için ortaya çıksın. (Buna delil olarak), senin Rabbinin bu şeye şahit olması yetmez mi? (Fussilet 41:53).”

“Kesin olarak inananlar için, yeryüzünde ayetler vardır (Zariat 50:20).”

“Kendi iç âleminizde de ayetler vardır. Gözlem yapmıyor musunuz? (Zariat 50:21).”

Anlaşılıyor ki üzerinde yaşadığımız bütün arz da, insanın bizzat kendisi de kitaptır ve bünyelerinde gözlem yapmak isteyenler için sayısız ayetler barındırtmaktadır.

AYETLERİN FARKINA VARMAK…

“Göklerde ve yerde nice ayetler vardır ki, insanlar onlara giderler, uğrarlar, sonra ibret almadan dönerler (Yusuf 12:105).”

Gökteki yıldızlar ve gezegenler ayettir. Yerde dağ, taş, deniz vb. birer ayettir.

Yusuf 12’de ifade edilen gökteki ayetlere adım atmak ve uğramak nasıl bir şeydir? Şöyle olabilir mi? “Aya insan ayakbastı, ama ibret almadan geri döndüler”

Dünyadaki bizim takım da; “ayda abdest nasıl alınır, kıble nasıl bulunur?” diye soruyorlar. Sanki aya gitmiş de orada namaz kılmış gibi…

KÂİNATI ARAŞTIRMAK FARZDIR

“Hem bakmazlar mı göklerin ve yerin mutlak hâkimine, Allah’ın yarattığı her bir şeyin niteliğine? Bu (vahye) de değilse, artık hangi habere inanacaklar? (Araf 6:185)”

“Aya gidince ne olacak veya uzay araştırmalarına ne gerek var?” diyenlere Araf 185 inmemiş olmalı: “Hiç bakmıyorlar mı, göklerin ve yerin hükümdarının yarattığı her şeyin niteliğine?”

Allah’ın yaratmış olduğu herhangi bir şey, bu yaratık ne olursa olsun, kâinatta her ne varsa bakmak ve araştırma yapmak, Kur’an’ın Müslümana verdiği bir görevdir, tıpkı namaz kılmak gibi farzdır.

İLİM SAHİPSİZ DEĞİLDİR; EL ÂLİM OLAN ALLAH’TAN GELİR

Yıllarca ilimler iki türlüdür dediler: 1. Dini ilimler, 2. Müspet bilimler.

Böyle bir ayırım olmaz. İlim; “dinî” ve “la dinî” olarak ayrılmaz. İlim bütündür. Kur’an’da bütün bilimlerden örnekler yer alır. Kur’an’ı anlamayı ibadet saymadılar, anlamadan okumayı yeterli gördüler, ibadet saydılar. Kur’an ayetini okudular, Kur’an’ın işaret ettiği kâinat ayetlerini okumadılar.

Mesela çocuk, insana hayatta verilen sınav kâğıdı özelliğinde bir imtihan ayetidir. Hem de; “Harremallahu” Allah’ın şerefli kıldığı insan yavrusu olarak şerefli bir insan ayetidir.

KURANDA GEÇEN AYET KELİMELERİNİN FARKLI MANALARI

1.Ayet: AYÂT (Ayetler): KUR’AN CÜMLECİKELRİ

Ayet kelimesi “âyât” şeklinde çoğul gelince, Kur’an cümlecikleri anlamındadır. Tekil olarak pek âyât kullanılmaz.

Kur’an’ın tamamı veya belli bölümleri, Kur’an’ı Kerîm’deki surelerin belli bölümlerinden her biri, benzerlerini meydana getirme imkânı bulunmaması açısından, Hz. Muhammed’in hak peygamber olduğuna belge teşkil ettiği veya bir ifadeyi diğerinden ayırdığı yahut da harfler topluluğundan oluştuğu için ayet diye adlandırılmıştır.

KUR’AN İLİMLERİNDE AYET

Bazı âlimlerin Kur’an’da ayet sonu (durak) saydığı yerleri diğerlerinin saymaması, sure başlarındaki besmelelerle yine bazı surelerin başında bulunan harflerden (Hurûf-ı Mukattaa) her birinin müstakil birer ayet kabul edilip edilmemesi gibi sebeplerden dolayı ayet sayısında -her biri 6000’in üzerinde olan- farklı rakamlar ortaya çıkmıştır. İbni Abbas’tan gelen bir rivayete göre o bu sayının 6600 olduğunu söylemiş, ayet sayısını 6204, 6214, 6219, 6225, 6236 olarak tesbit edenler de olmuştur

Ayetlerin son kelimesine veya bu kelimenin son harfine, iki ayetin arasını ayırdığı için “fâsıla” denilmiştir.

Kur’an’da en uzun ayet Bakara suresinin 282. ayetidir ve tam bir sayfadır.

En kısa olanlar ise “Yasin” (Yasin 36:1), “Er Rahman” (Rahman 55:1), “Müdhâmmetân” (Rahman 55:64), “Sümme Nazara” (Müddessir 74:21), “Ve’l Fecr” (Fecr 89/1), “Ved Duha” (Duha 93:1), “Vel Asr (Asr 103:1) sözlerinden ibaret olan ayetlerdir.

Alak suresinin ilk beş ayetinin ilk nazil olan ayetler olduğu hususundaki kesin sayılabilecek bilginin yanında Bakara suresinin 281, Maide 3, Nisâ 176, Nasr 1-3 ve Tevbe suresinin 128-129. ayetlerinden her birinin en son gelen ayetler olduğunu bildiren rivayetler mevcuttur.

Ayetlerin sure içindeki tertibi gelişigüzel veya indiriliş sırasına göre yapılmamış, vahiy ile belirlenmiştir. Sureler arasında olduğu gibi, ayetler arasında da bir münasebet ve tenasüp vardır.

Ayetler çeşitli yönlerden tasnife tâbi tutulmuştur. Kur’an, ayetlerin bir kısmının muhkem (manası belirgin), bir kısmının da müteşabih (birkaç manaya gelebilen) olduğunu ifade etmiştir (Âli İmran 3/7).

Hicretten önce gelen ayetlere Mekki, hicretten sonra gelenlere Medenî denilmiştir.

Mekki sureler daha çok iman inşa eden ayetleri, Medeni sureler ise ahkâm ayetlerini ihtiva eder.

  1. Ayet: İŞARET, BELİRTİ

Kuran ayetlerinin tamamı bir işarettir. Hepsi bir durumu belirtir. Mutlaka bir anlam ve amaca sahiptir; Ma Hulika Leh’dir.

“Ve Nebileri onlara dedi ki: “Bakın, onun (meşru) otorite oluşunun işareti, tabutun (yeniden) elinize geç­me­si­dir. Onda, Rabbiniz tarafından bahşedilmiş bir gönül huzuru ile Musa’nın ailesi ve Harun’un ailesinden kalan bazı eşyalar bulunmakta, onu melekler/melikler taşımaktadır. Eğer gerçekten inanıyorsanız, bunda sizin için bir belirti vardır (Bakara 2:248)”

  1. Ayet: İBRET

Firavunun suda boğulmuş cesedi ibretlik ayet olarak verilir:

“Bugün senin bedenini kurtaracağız ki, senden sonra gelenlere ibret olasın. Ama insanların çoğu ayetlerimizden gâfildir (Yunus 10:92).”

“Allah da onu kıskıvrak enseleyip dünya ve ahirette ibretlik bir cezaya çarptırdı. Şüphesiz bunda haşyet sahipleri için sayısız ibret vardır (Naziat 79:25-26).”

Semud ve Ad kavmiyle alakalı ayetlerde, kulakların ibret alması isteniyor:

“Onu, size bir ibret vesikası kılmak için, dahası işittiğini anlayan her kulak (sahibinin işin özünü) kavraması için (aktardık) (Hakka 69:12).”

Hayvanların karnından tertemiz süt alınması ibrettir.

“Yine sizin için sağmal hayvanlarda da alınacak bir ibret vardır: Size hayvanın karnında sindirilen şeylerden oluşan, atıklarından ve kanından ayrışarak süzülüp gelen saf ve lezzetli, sindirimi kolay bir süt içiriyoruz (Nahl 16:66).”

Sonbaharda ve kışın âdete ölü gibi olup, baharda canlanan toprak için Rabbimiz ibretlik bir olay diyor:

“Allah gökten yağmur indirir. O yağmur ölü toprağı diriltir. Bunda işiten bir toplum için alınacak nice ibretler vardır (Nahl 16:65).”

“Ölü toprak onlar için bir ibrettir (Yasin 36:33).”

Bu ayet hem Allah’ın kudretini kavramak hem de insanların mahşerde diriltileceğine delil olarak gösterilmiştir.

İBRETLİK BİR DURUM: AYNI MEYVE HEM YARARLI HEM ZARARLI…

“Hurma ve üzümden, hem sarhoşluk veren (zararlı) şeyler, hem de yararlı, güzel bir rızık elde ediyorsunuz: Elbet bunda aklını kullanan bir topluluk için ibretlik bir mesaj vardır (Nahl 16:67).”

Ürünlerden biri helal biri haram; ikisi de aynı meyveden çıkıyor. Gerçekten ibretlik bir durum değil mi?

Bu Mekki ayet sayesinde Müslümanlar içkiden uzaklaştılar. Bu ibretlik örnek bize, meyvelerin amacı dışında kullanılmaması gerektiğini de öğütlemektedir.

BAL ARISIYLA İLGİLİ İBRETLİK İKİ AYET:

“Rabbin arıya vahyetti (de, sanki fıtratı arıya şöyle seslendi): “Dağlardan, ağaçlardan ve imal edilmiş kovanlardan kendine yuva edin! ( Nahl 16:68).”

Arı bir semboldür. Bu vahiy bütün hayvanların fıtratına işlendi. Örümceğe ağ, karıncaya yuvalar yaptıran Allah’tır.

“Sonra her türlü üründen ye ve ardından Rabbinin sana âmâde kıldığı yollarına koyul!” (Bütün bunların sonunda) onların karınlarından (birkaç karın), içerisinde insanlar için şifa barındıran farklı renkler/tatlardan oluşan bir sıvı (içecek) çıkar. Hiç şüphesiz, bütün bunlarda da düşünen bir toplum için mutlaka alınacak bir ibret vardır (Nahl 16:69).”

Hitap dişi arıyadır. Balı dişi arı yapar. Erkek arı bal yapmaz, hazır balı yer. Sayıları fazlalaşıp kovana zarar vermeye başlayınca, işçi arılar tarafından kovandan atılır. İğneleri olmadığından savaşamazlar da…

Bize de ibret almak ve Rabbimizin büyüklüğünü “Allahu Ekber” diyerek dillendirmek düşer.

  1. Ayet: MUCİZE

Ayetin bir anlamı da mucizedirMucize kelimesi Kur’an’da geçmez. Mucize yerine ayet geçer.

Kur’an, kıyamet (son saat) yaklaşınca ayın parçalanması mucizesine vurgu yapar:

“Kıyamet yaklaşıp ay yarılsa, onlar da bu mucizevi oluşumu gözleriyle görseler, “Bu devamlı yapılan bir büyüdür” diyerek yüz çevirirler. (Kamer 54:1-2).”

Müşrikler Allah Resulü’nün getirdiklerine itiraz edip, ondan mucize istediler:

“Hayır!” dediler; “(Bunlar) karma karışık rüyalar. Yok yok, bütün bunları kendisi uyduruyor. Bu da değilse, o bir şair olmalı… Madem öyle önceden gönderilen (peygamberler) gibi bize bir mucize getirse ya! (Enbiya 21:5).”

MUCİZE KUR’AN’DIR

“Bir de kalkıp, “Rabbinden ona mucizeler (ayet) indirilmesi gerekmez miydi?” dediler. De ki: “Tüm mucizeler (ayetler) Allah katındadır; ben ise yalnızca açık ve net bir uyarıcıyım. (Ankebut 29:50).”

“Kendilerine okuduğun kitabı sana indirmiş olmamız onlara mucize olarak yetmedi mi? Çünkü bunda, inanacak bir toplum için kesinlikle rahmet ve öğüt vardır (Ankebut 29:51).”

Süt, aynı zamanda bir mucizedir:

“Sizin için hayvanlarda da ibretler var: Biz o hayvanların karınlarından sizi içiriyoruz, O süt işkembe ile kan arasından çıkıyor. Arı duru süt, içenlerin boğazından kolay giden (Nahl 16:66).”

Daha ne mucizesi arıyorsun? Sütün oluşumu muhteşem bir mucize değil mi?

Kâinatta mucize olmayan bir şey yok ki. Bunların hepsini Allah yarattı. Başkası yaratamayacağı için, nefes alıp vermek, kalbin atması, vücut sıcaklığı ve vücuttaki bütün sistemler birer mucizedir.

SU MUCİZEDİR

Suyun bileşenleri olan oksijen yakıcı, hidrojen yanıcı iki gazdır. Bu ikisinin bir araya gelip birleşmesiyle oluşan su söndürücüdür. Mucize…

Bulutlar artı ve eksi elektrik yükleri taşırlar. Böyle suyla yüklü iki bulutun çarpışmasıyla sudan şimşek çakıp, ateş olan yıldırım çıkar. Bu mucize değil mi?

  1. Ayet: SEMBOL

İslam ve Kur’an konuların açıklanmasında pek çok semboller kullanır. Salih Peygamber’in Semud kavmindeki devesi bir sembol olarak ele alınmıştır.

“Ey kavmim! Allah’a ait olan bu dişi deve sizin için bir sembol kılınmıştır. O hâlde bırakın da Allah’ın arzında otlasın! Sakın ona kötülük yapayım demeyin! Sonra ani bir azaba çarptırılırsınız (Hud 11:64).”

“Semûd kavmine kardeşleri Salih´i (gönderdik). Dedi ki: Ey kavmim! Allah´a kulluk edin; sizin O´ndan başka tanrınız yoktur. Size Rabbinizden açık bir delil gelmiştir. O da size bir sembol olarak Allah´ın şu devesidir. Onu bırakın, Allah´ın arzında yesin, (içsin); ona kötülük etmeyin, sonra sizi elem verici bir azap yakalar (Araf 7:73). ”bırakınız; ona kötülük etmeyiniz, sonra sizi elem verici bir azap yakalar.”

Safa ve Merve Allah’ın sembollerindendir.

“Hiç kuşkusuz Safa ile Merve Allah’ın sembollerindendir. Kim hac ya da umre amacıyla Kâbe’yi ziyaret ederse, o ikisi arasında Sa’y etmesinde herhangi bir mahzur yoktur. Eğer biri kalkar da emredilenin ötesinde hayır işlerse, iyi bilsin ki Allah yaptığının karşılığını bol bol verendir, (insan için iyi olanı) tarifsiz bir biçimde bilendir (Bakara 2:158).”

ALLAH’IN SEMBOLLERİ

“Siz ey iman edenler! Allah’ın sembollerine, kutsal aya, gerdanları süslenmiş kurbanlıklara ve Rablerinin ihsan ve rızasını isteyerek Beytu’l-Haram’a koşanlara karşı saygısızlık etmeyin! Ancak, hac ile ilgili sorumlulukları yerine getirdiğiniz zaman avlanın! Sizi Mescid-i Haram’dan alıkoyanlara olan hıncınız, onlara saldırganlık yapmanıza yol açmasın;[886] erdem ve takvada [887] birbirinizle dayanışma içinde olun, günahkârca kötülük ve düşmanlıkta değil; artık Allah’a karşı sorumluluğunuzun bilincinde olun: Çünkü Allah’ın cezası pek çetindir (Maide 5:2).”

“(Sözün özü) işte şudur: [2833] Allah’ın sembollerine sarılarak onları yücelten herkes iyi bilsin ki, bu (semboller gerçek anlamını) kalplerde kök salan sorumluluk bilincinden alırlar (Hac 22:32).”

Hayatı anlamlı kılan sembollerdir. İbadetlerin pek çoğu sembollerle süslenmiştir.

Kurbanlık hayvanlar semboldür. Ezan okumak bir semboldür. Minare semboldür.

Sembollerden bir tanesi çocukların sünnetidir. Bu sembolik bir değerdir. Doğru bir değerdir. Hayat hep hükümlerle yürümez. Çoğunda semboller vardır.

  1. Ayet: RİSALET, PEYGAMBERLİK

Ayetler Peygamberlik ve Risalet anlamında da kullanılmıştır.

“Ne zaman onlara Risâlet’le ilgili mucizevi bir kudret delili gelse, “Allah’ın Resullerine verdiklerinin benzeri (deliller) bize de verilmedikçe inanmayız” derler. (Oysa) Risalet’ini kime vereceğini Allah daha iyi bilir. Suç işlemekte ısrar edenler, Allah katında aşağılanacak ve entrikalarından dolayı şiddetli bir azaba çarptırılacaklardır (Enam 6:124).”

Kafalarında Mekkeli belagat dâhisi Velid Bin Mugire ve Taif’li Urve b. Mesud Es Sekafi var. Oysa Risalet’ini kime vereceğini Allah daha iyi bilir.

“Yine dönüp dediler ki: “Bu ilâhî mesaj, şu iki şehrin en büyük (adam)larından birine inmeli değil miydi? (Zuhruf 43:31).”

İlaveten, Nesih meselesi var. Nasih ve Mensuh ayetler iddiasında bulunanlar var.

“Size Rabbinizden bir hayır indirilmesini ne kitap ehlinden kâfir olanlar ne de müşrikler isterler. Hâlbuki Allah, rahmetini dilediğine verir. Allah çok büyük lütuf sahibidir (Bakara 2:105).”

“Biz yerine yenisini ya da daha hayırlısını getirmeden bir mesajı unutturmayız ya da yürürlükten kaldırmayız. Bilmez misin ki Allah her şeye kadirdir (Bakara 2:106).”

“Ne zaman onlara Risâlet’le alakalı (mucizevi) bir kudret delili gelse, “Allah’ın Resullerine verdiklerinin benzeri (deliller) bize de verilmedikçe inanmayız” derler. (Oysa) Risalet’ini kime vereceğini Allah daha iyi bilir. Suç işlemekte ısrar edenler, Allah katında aşağılanacak ve entrikalarından dolayı şiddetli bir azaba çarptırılacaklardır (Enam 6:124).”

Bunlar Allah Resulünün peygamberliğine karşıydılar. Ayetlerin birine veya diğerine değil, hiçbirine inanmıyorlardı. Konu, bir hükmün başka bir hükümle kaldırmasıyla alakalı değildir.

  1. Ayet: DELİL

Kuran ayetleri en doğru deliller olarak karşımıza çıkar. Allah ayetlerini delillerle desteklemektedir. Toplam olarak ele alırsak, Kur’an bir delildir.

“Ve min ayatihi” diye başlayan ifadelerde ayet, deliller demektir. Ve Ayetün Lehum: derse, onlar için bir delil demektir. Bu deliller zerreden küreye varıncaya kadar maddeler halinde Kur’an’da önümüze koyulur.

  1. MESAJ

Vahiy mesajdır. Son vahiy olan Kuran kendisi bizatihi mesajdır. Ayetleri doğrudan mesajdır. 15 milyon canlı türünün her biri bir ayettir ve mesajdır.

Ve Allah bu mesajları eksiksiz okumamızı, anlamamızı yaşamamızı ve diğer insanlara iletmemizi ister. Peygamberden bize miras kalan, mesajlara bihakkın sahip çıkmamızdır.

Yani mesajı:

  • Okumak
  • Anlamak
  • Yaşamak
  • Başkalarına anlatmak

 

  1. ÖĞÜT

Kuran’ın Kur’an’daki isimlerinden biri de öğüttür (Meviza). Kuran ayetlerinin tamamı öğüttür.

“Şüphesiz ki bunda, aklı olan veya hazır bulunup kulak veren kimseler için bir öğüt vardır (Kaf 50:37).”

Aslında Allah’ın Kurandaki emirlerinin her biri öğüt özelliği taşır. İnsan Allah’ın kölesi değil kuludur. Kul, akıl ve iradesiyle kendi karar verip kendisi yapan insan demektir. İnsan Allah’ın öğütlerini tutmaya mecbur değil, mesuldür. Bir gün bu öğütlerden hesaba çekilecektir.

BİYO ÇEŞİTLİLİK

“Eline yetki geçtiği zaman da yeryüzünde fesat çıkarmaya, insanın ürününü ve neslini yok etmeye çalışır: Ama Allah fesadı sevmez (Bakara 2:206).”

İnsan iyi veya kötü olabilir: inşa da eder, ifsad da eder. Ruhun beşizlerini kullanır. Hangisi kinetize olursa her şeyi yapar. Tercih de buradan kaynaklanıyor. Sorumluluk bilinci budur.

Kavimlerin helaki doğa üzerinden gelir. Azmışlardı; emanete ihanet ettiniz.

Bir toplum toprağına nasıl bakıyorsa insanına da öyle bakar.

Bir toplum hayvanına nasıl bakıyorsa insanına da öyle bakar.

Bir toplum bitkisine nasıl bakıyorsa insanına da öyle bakar.

Fitoplanktonlar oksijen ihtiyacının %70’ini sağlar. 15-20 sene sonra maalesef azalacaklar ve biz nefes almaya zorlanacağız.

Uyanış zamanı artık İfsadın dibindeyiz.

TÜM VARLIK VE HAYAT BAĞLANTISAL VE AĞSALDIR

İnsan bu ağı delen haşarat, Allah’ın bizim için yaptığı misafirhaneyi yıkıyor. Şu anda biz yayılıcı, taşkın ve bozucu bir tür olduk.

1.İnsanlık adına eti kısalım. Az et yiyelim. Şişmanlık da, başka insanın çalındığı insanlık hakkıdır.

Caddelerde 5000 cc hacimli devasa jeepler; 1400 cc neyimizee yetmiyor.

2.Lüks ve israftan kaçınmalıyız.

3.ve artık konfordan vazgeçmeliyiz.

Biz dünyayı miras değil, evlatlarımızın emaneti olarak aldık. Aldığımız nefesimiz haram olmasın.

HER YIL 3000 TÜR YOK OLUYOR.

HER TÜR BİR AYETSE, İKİ YILDA BİR KURAN YOK OLUYOR.

Maymundan gelmekten korkmayınız. İnsan olduktan sonra maymun gibi parmağa bakmaktan korkunuz. Parmağın gösterdiği yere bakar mısınız?

Hakikate önyargısız mısınız?

GÖZ GÖRE GÖRE YOK ETTİĞİMİZ, NESLİ TÜKENMEKTE OLAN CANLILAR

Dünya üzerinde insan dışında birçok canlı türü yaşamakta ve çoğu artık yaşamakta zorlanmaktadır. Diğer canlılara yer kalmamasının birinci nedeni ise, değişen denge. Küresel ısınma, ekosistemin değişmesini tetiklerken insanoğlu diğer canlılara yer bırakmamakta. Acil önlemler alınmadığı takdirde pek çok bitki ve hayvan türü artık aramızda olmayacaktır.

Eğer biyoçeşitliliği korumak için acilen harekete geçilmezse, gelecekte nesli tükenen canlı insan olabilecektir.

BİYOÇEŞİTLİLİK, TABİAT KURANININ BÜTÜNÜDÜR

Bitki ve hayvan türlerinin üçte biri 50 yıl içinde yok olabilir. Son dönemde iklim değişikliği sebebiyle nesli tükenen türlere dair bilgileri, mevcut türlerin popülasyonlarındaki hareketlilikleri ve gelecekteki iklim koşullarına yönelik öngörüleri bir araya getiren araştırmacılar, iklim değişikliği nedeniyle 2070 yılına kadar bitki ve hayvan türlerinin üçte birinin soyunun tükenebileceği sonucuna vardı.

Arizona Üniversitesi’nden (ABD) araştırmacıların söz konusu çalışmasında, 538 tür ve 581 bölgeden veriler analiz edildi. Araştırmacılar, bu 538 türün yüzde 44’ünün, incelenen bölgelerin en az birinde şimdiden yok olduğunu tespit etti.

NESLİ TEHLİKEDEKİ TÜRLER

Nesli tehlikedeki türler, yok olma tehdidi altındaki bitki ve hayvan türleridir. Dünya Doğa ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği’nin iki yılda bir yayımlanan kırmızı listesinde yer alırlar. Bir türün kırmızı listeye alınması için Dünya üzerinde 50’den az yetişkin bireyin kalmış olması gereklidir.

NESLİ TÜKENMEKTE OLAN BAZI HAYVAN TÜRLERİ

  • Cava Gergedanı
  • Sumatra Orangutanı
  • Deri Sırtlı Deniz Kaplumbağası
  • Kutup Ayıları
  • Macellan Pengueni
  • Altın Başlı Langur
  • Cross River Gorili
  • Vaşak
  • Leopar
  • Hazar Kaplanı
  • Çita
  • Yaban Kedisi
  • Akdeniz Foku
  • Asya Yaban Eşeği
  • Afrika Eşeği
  • Yabani At
  • Kızıl Geyik
  • Alageyik
  • Çengelboynuzlu Dağ Keçisi
  • Ceylan
  • Kunduz
  • Su Maymunu
  • Oklu Kirpi
  • Sırtlan
  • Karakulak
  • Yılan Kartalı
  • Kızıl Akbaba
  • Kara Akbaba
  • NESLİ TÜKENMEKTE OLAN BAZI BİTKİ TÜRLERİ
  • Attenborough Sürahi Bitkisi (Nepenthes Attenboroughi)
  • İntihar Palmiyesi (Tahina Spectabilis)
  • Yeraltı Orkidesi (Rhizanthella Gardneri)
  • Golf Topu (Mammillaria Herrerae)
  • Venda Cycad (Encephalartos Hirsutus)
  • Denizanası Ağacı (Medusagyne Oppositifolia)
  • Acacia Anegadensis
  • Maydanoz Eğreltiotu (Anogramma Ascensionis)
  •  
  • Mercan Ağacı (Erythrina Schliebenii)
  • Çayır Saçaklı Batı Orkidesi
  • Rafflesia Çiçeği
  • Georgia Yıldız Çiçeği
  • Wiggin’s Acalypha Teksas Yabani Pirinci
  • Howell’in Muhteşem Thelypody
  • Stenogyne Kanehoana (nane çeşidi)
  • Ouachita Dağ Altın Başağı
  • Enrubio
  • Arizona Agave

Kur'an'i Hayat Dergisi
Kur'an'i Hayat Dergisi

Bu sayfa, Kur'ani Hayat Dergisi'nin resmi sayfasıdır. Dergiyi tanıtma amacıyla kurulmuştur.

Yorumlar